Serpent Culture 'den Model Evren İncelemesi / serpentculture.com

Bugün bahsedeceğim ve beni heyecanlandıran konu, işte tam olarak bu döngüden çıkışın bir sembolü! Bugün, Türkiye’de, Türk bir yazar tarafından yazılan kitabın başında, sevdiğimiz ve değer verdiğimiz bir kitaptan şu alıntıyı görüyoruz: "Ben kötüyüm bu düzen için, ama değilim asla kötülük!”

Sanrı | (Kısa Öykü)

Korkunun Efendisi de tıpkı halkı gibi korkuyordu, en büyük korkularından birisi de cenazelerdi. Öldürdüğü insanların hayaletlerini görür gibi oluyordu cenaze törenlerinde. Genç yazarın cenazesi de kurallar gereği tam bir sessizlik içinde yapılacaktı. Korkunun Efendisi böyle buyurmuştu. Kalabalık olması istenmeyen bu törenlerin hızlıca sona erdirilmesi ve törende fısıltıyla dahi konuşan kimselerin tespit edilerek ihanetten yargılanır oluşu cenazelere olan katılımı da hayli azaltmıştı.

Fısıltıcılar | (Kısa Öykü)

Akışların tamamında sadece ve sadece iki isimden bahsedilir olmuştu; Fama ve Kader. Ölüm orucu insanlık tarihindeki en büyük olaylardan bile daha fazla ses getirmişti bu kez. Artık tüm dünya onları ve ölüm orucunu konuşur olmuştu... Kader, böyle vasiyet etmişti. Âşıklar sonsuz gökyüzü altında, masmavi sulara karışırken yeniden bir araya gelmişlerdi. Küllerin serin sularda dağılmasının ardından zaman durdu...

Vasiyet | (Kısa Öykü)

Tırnaklarımı mor renkle ojeleyip, dudaklarımı orospu kırmızısıyla boyayacağım. Boynumu ve sırtımı açıkta bırakan siyah elbisemi giyinip, topuklu ayakkabılarımla yürüyeceğim namusunuzun üzerinde. Ayıp bildiklerinizi fısıldayacağım durmadan. Beni rahat bırakın, cesedime dokunmayın. Rüya kapılarınızı sıkıca kilitleseniz de bırakmayacağım peşinizi.

Paralel Evrenlere Açılan Kapı: Uzaydaki Çatlak

Eserlerini kişiliğinden yansıyan sayısız imgeyle süsleyen yazarın ismi, birçok bilimkurgu filmine de doğrudan ya da dolaylı olarak katkıda bulundu. Onun tüm dünyada bu denli ün kazanmasının sebeplerinden biri de buydu. Ona ait yazımsal üslup, okuduğunuz her satırda kendisini açık eder. Yarattığı bu benzersiz topraklar, hem çağdaşlarına hem de ardıllarına ilham verdi.

Hayal, Sanrı ve Kaos: Gezegen

Akademisyen Sait Çüm’ün ilk romanı olma özelliğini taşıyan Gezegen, geçtiğimiz yıl Edebiyatist Yayınevi etiketiyle piyasaya sürüldü. Kitabın yayın yönetmenliğini Fatih Ayan, editörlüğünü ise Yazar Evi oluşumu üstlenmiş.

Klasik Bilimkurgu Öyküleri

Çınar Yayınları etiketini taşıyan Klasik Bilimkurgu Öyküleri, 19. yy’dan günümüze kadar uzanan ve dönemin en iyi kalemlerinden süzülen öykülerin bir derlemesi. “Geceyi Yaşa” sloganını taşıyan seçkinin derlemesini ise Yankı Enki üstlenmiş.

Alan Turing: Enigma’nın Şifresini Çözmek

Alan Mathison Turing, 23 Haziran 1912’de Londra’da dünyaya geldiğinde kimsenin tahmin edemeyeceği ölçüde büyük olaylar zincirini de başlatmış oldu. Gerek çalışma prensipleriyle gerekse de özel hayatıyla dikkatleri üzerine çeken Alan Turing, henüz altı yaşındayken bir dâhinin bakışlarına sahipti.

İzlenmesi Gereken Yapay Zekâ Temalı Bilimkurgu Filmleri

Geçmişten günümüze, sinema dünyası yapay zekâ kavramını çeşitli olasılıklar dâhilinde ele alıyor. Kimi zaman alt edilmesi güç bir düşmanken, kimi zaman iyi bir dost olan yapay zekâ destekli bu karakterler, bilimkurgu heveslileri için de ayrıcalıklı hoş saatler sunuyor. Bilimkurgu edebiyatının sinema dünyası üzerindeki etkisinden sıyrıldığımızda onun bilimi de yönlendiren büyük bir güç olduğunu kavrıyoruz

Agorafobik Kıyamet: The Last Days

The Last Days, bilinen kıyamet sonrası filmlerde gördüğümüz güçlü aksiyon sahnelerine sahip değil. Filmi daha ziyade, yok oluşu birkaç kişi üzerinden ele alan ve daha çok dramatik yapılarla bezenmiş bir bilimkurgu olarak görebiliriz. Zaten kapalı alanlara sıkışıp kalmalarıyla birlikte, Quim Gutiérrez ve Jose Coronado ikilisinin samimi oyunculukları filmi sonuna kadar izlettiriyor.

Leila: Hüznün Distopyası

Prayaag Akbar‘ın aynı adlı romanından uyarlanan dizinin yönetmenliğini ise Shanker Raman, Deepa Mehta, Pawan Kumar üstleniyor. Leila’nın karanlık atmosferinde öne çıkan oyuncularından ilki Shalini Pathak karakterine can veren Huma Qureshi. Özellikle duygusallığın ön planda olduğu sahnelerde tüm yeteneğini gözler önüne seren oyuncunun güçlü performansı dikkat çekici.

Uzayda Yakınlaşma: A.I. Rising

A.I. Rising, her ne kadar sosyalizm gibi konulara giriş yapıp derinleştiremese de yapay zekâ temasından hoşlanan bilimkurguseverlerin atlamaması gereken bir yapım. Karanlık ve tekinsiz dekoruyla iyi bir siberpunk potansiyeli taşıyan film, sonraki projeler için de ilham kaynağı olacaktır.

The Silence: Keşkelerle Dolu Bir Sessizlik

kıyamet sonrasına odaklanmış bir atmosferde hayatta kalmaya çabalayan bir avuç sıradan insanın olağanüstü kurtuluş hikâyesine. Film, yıllar önce geçirdiği trafik kazasının ardından duyma yetisini kaybetmiş bir kızın ailesine odaklanıyor.

WordPress.com ile Oluşturulan Web Sitesi.

Yukarı ↑